Hafta Hafta Gebelik
Dördüncü Hafta

Embriyo ve plasentada yer alan katlar oluşmuştur. Anne-bebek arasında kan alışverişi başlamış, su kesesi zarı oluşmuştur.
Bu haftanın sonunda koriyonik villus, oluşumunu tamamlar ve rahim içerisine doğru ilerler; embriyoda kan damarları oluşmaya başlar. Bu dönemde transvajinal ultrason ile gebelik kesesi görülür. Plasenta oluşumuna kadar bebeğin beslenmesinde yardımcı olan Yolk Sac (hava kabarcığı), ultrasonda gebelik kesesinin içerisinde gözlenir; bu andan itibaren dış gebelik riski ortadan kalkmıştır.

Gebeliğin ilk trimesteri bebeğin gelişimi için önemli bir dönemdir. Gebelik tespitinden itibaren varsa sigara, alkol, kahve gibi alışkanlıklarınızı tamamen bırakmanız gerekir. Sigara içilen ortamlarda bulunmamaya dikkat etmelisiniz. Doktorunuza danışmadan hiçbir ilacı kullanmamalısınız.

Çiğ et, iyi yıkanmamış sebze ve meyveler ile bulaşan Toxoplazma, gebelik döneminde ortaya çıkıp bebekte sakatlıklara neden olabilmektedir. Toxoplazmadan korunmak için yemeklerden önce ellerinizi iyice yıkamalısınız. Sebze ve meyveleri de tüketmeden önce mutlaka iyice yıkayınız. Evinizde kedi veya köpek besliyorsanız aşılarını ihmal etmemeli, onlara çiğ et vermemelisiniz. Bu koşullarda gebelik sürecinizi evcil dostlarınızla birlikte geçirebilirsiniz.

Bu haftada belki ilk gebelik kontrolünüze gittiniz. Bu ilk kontrolünüzde kan basıncı ve kilonuz tespit edilir. Rahim büyüklüğü ve herhangi bir kist varlığının tespiti için pelvik muayene yapılır. Smear testi (Bu haftada yapılabilir.), kan analizi (kan grubu, Rh faktörü, demir seviyesi, troid hormonu, vücudunuzun bazı hastalıklara bağışıklığı -özellikle rubella için-)ve idrar analizi yapılır. Olabilecek bazı komplikasyonları önceden belirlemek için ayrıntılı aile hikayeniz alınır.

Beşinci Hafta

Bu dönemde bebeğinizin boyu yaklaşık 1,5-2 mm’dir. Gelişmekte olan embriyonun üç katmanı bu haftada meydana gelir. En üstteki tabaka (Ektoderm); daha sonra gelişecek olan sinir sistemi (beyin, omurilik), deri, tırnaklar, saç, gözün lens tabakası, işitme sistemi, burun, sinüsler, ağız, anüs, diş mineleri, hipofiz bezi ve meme dokusunu oluşturacak olan nöral tüpe farklılaşır. Ortadaki tabaka (Mezoderm) ise kalp ve dolaşım sistemi, akciğerler, kemikler, kaslar, üreme organları, böbrekler, lenf sistemi, dalak, kan hücrelerine farklılaşır. En içteki tabaka (Endoderm) ise sindirim sistemi, bağırsaklar, karaciğer, pankreas ve idrar yollarına farklılaşır.

Bu dönemde salgılanan gebelik hormonlarının etkisiyle gebelik belirtileri belirginleşmeye başlar. Süt kanallarının gelişmesine bağlı olarak memelerde dolgunluk ve hassasiyet görülür. Sabahları mide bulantısı ile uyanabilir, gün içerisinde sık acıkabilirsiniz. Büyüyen rahim, idrar torbanızı baskıladığı için daha sık tuvalete gitme ihtiyacı duyabilirsiniz. Uyku hali ve halsizlik en sık görülen gebelik belirtilerdendir.

Gebelik belirtileri kişiden kişiye değişmekte; hatta kişinin gebelikleri arasında bile farklılık göstermektedir. Bazı gebelerde belirtiler hiç olmayabilir ya da hafif seyredebilir; bazılarında ise belirtilerin tamamına rastlanabilir.

Altıncı Hafta

Bu haftanın sonunda 9-15 mm boyutunda olan bebeğinizin büyümesi çok hızlıdır. Artık kalp atımı ve kan dolaşımı başlamıştır. Yemek borusu (larynx), iç kulak yolu, gözler, ağız açıklığı, karaciğer, akciğer, pankreas ve midenin ilk taslakları bellidir. Kolları ve bacakları oluşturacak ilk tomurcuklar gövdede görülmeye başlanır. Plasenta hattı gelişmeye başlar fakat hormon üretimi başlamaz. Bu dönemde transvaginal ultrasonda fetal oluşum ve kalp atışı %86, yolk sac ise %100 tespit edilir.

Bu haftada memelerde hassasiyet ve dolgunluk artar, areola dediğimiz kahverengi kısım koyulaşarak daha belirgin bir hal alır. Bulantılarınız artabilir. (Bulantı ve kusmaların günlük yaşam kalitenizi ve beslenmenizi olumsuz etkileyecek kadar şiddetli olması durumuna Hı̇peremesı̇s Gravı̇darum adı verilir.) Sabah bulantılarına ek olarak gün içerisinde de bulantı ve kusmalarınız ortaya çıkabilir.

Bu dönemde sıvı alımına dikkat etmelisiniz. Yeterli sıvı tüketmeniz bulantılar, kasık ağrıları ve idrar şikayetlerinizi önlemenizde size yardımcı olacaktır. Günde en az 3 litre sıvı tüketmeniz önerilir.

Yedinci Hafta

Bu haftanın sonunda bebeğiniz (CRL) 15-22 mm boyutlarındadır. Genital tüberkül oluşmuştur; ancak kız veya erkek ayrımı henüz yapılamaz. Burun çukuru oluşmaya başlamıştır. Bacakların, kolların ve el parmaklarının gelişimi sürmektedir ancak ayak parmakları henüz tam olarak oluşmamıştır; parmak aralarında ördek ayağı gibi perdeler vardır.  Beyin, gözün lens tabakası, bağırsaklar, pankreas gibi organların oluşumu devam etmektedir. Bu haftada bebek önceki haftalara göre hızlı bir büyüme gösterir. Gözler, kulaklar, burun ve ağız gelişir. Göbek kordonu oluşmuştur. Baş gövdeden ayrılmıştır, üst dudak oluşmuştur. Diyafragma oluşur.

Uyku isteğiniz giderek artacak, yedi-sekiz saat uyku bile size yetmemeye başlayacaktır. Bu süreç 14. veya 15. haftaya kadar devam edebilir. Gün içerisinde kendinizi halsiz ve yorgun hissedebilirsiniz. Bunun doğal bir süreç olduğunu ve gebelik hormonları tarafından yönetildiğini bilmelisiniz. Dinlenmek sizin ve bebeğinizin ihtiyacınızdır.

Sekizinci Hafta

Bu dönemde yapılan ultrasonda bebeğinizin kalp atışları belirgin bir şekilde duyulur. Uzuvlar uzamaya başlar. Kol ve bacaklar, dirsek ve dizler seviyesinden kıvrılmıştır. El ve ayaklar serbestleşmiş, yüz belirginleşmiştir. Bu haftanın sonunda bebeğinizin uzunluğu (CRL) 15-22 mm’ye ulaşmıştır. Bebeğin beyni belirgin olarak görülür. Bu haftada gonadlar testis veya yumurtalığa farklılaşır ve bebekte spontan hareketler başlar.

Rahim bu dönemde portakal büyüklüğüne ulaşır ve bel bölgenizde kalınlaşma olduğunu fark edersiniz. Gebelik, yağ üretiminde artışa neden olduğu için cildinizde yağlanma ve sivilcelenme olabilir. İlk trimesterden sonra veya doğumla birlikte bu problemlerin hepsi sona erecektir. İlk 8 hafta içerisinde lekenlenme tarzı kanamalarınız olabilir. Tüm vajinal kanamalar düşük tehdidi olarak adlandırılmamalıdır. Gebelik kesesinin yerleşmesi esnasında da bu tarz kanamalar görülmektedir. Bu tür kanamalarınız olduğunda sizi takip eden hekiminize ya da ebenize haber verin.

Dokuzuncu Hafta

Bebeğinizin gelişimi sürmektedir. Ağırlığı bu dönemde yaklaşık olarak 1 gramdır ve (CRL) 22-30 mm boyutundadır. Baş, gövdeye oranla daha büyüktür. Göz kapakları, dış kulak ve genital organların biçimlenmesi başlamıştır. Testis veya yumurtalıkları, kemikleri büyük bir hızla gelişmeye devam etmektedir.

Bu haftada kaygı seviyeniz daha da azalır ve gebeliği benimsersiniz. Emosyonel durumunuzdaki değişkenlikler çok belirgindir. Çok kısa sürede mutlu, çok kısa sürede kızgın veya kederli olabilirsiniz. Yakın çevreniz (eşiniz, aileniz, iş arkadaşlarınız) size anlayış göstermeli, bu sürecin hormonal bir süreç olduğunu ve bunu değiştirme imkanınızın olmadığını bilmelidirler.

Onuncu Hafta

Bebeğiniz rahim içerisinde hareket etmektedir fakat siz bu hareketleri hissedemezsiniz. Bu haftanın sonunda embriyo artık fetal perioda girer. Yaklaşık olarak (CRL) 30-40 mm boyutlarında ve 4 gr ağırlığındadır. Ultrasonda gözler kocaman gözlenir. Göz kapakları oluşmaya başlar ve bu süreç 25.-27. haftaya kadar sürer. Dış genital organlar farklılaşmaya başlar; kız bebeklerde klitoris, erkeklerde ise penis oluşmaya başlar. Ultarasonografik bu oluşumlar cinsiyetin belirlenmesinde yeterli değildir. Bebeğinizin kız ya da erkek olduğu, 16. haftada yapılan ultarasonografide belirlenecektir. Dış kulak ve üst dudak tamamıyla oluşmuştur. Bu dönemde bebeğinizin kalp atım hızı dakikada 160 -180 atım civarındadır.

Gebelik esnasında kan volümünüz %40 – %50 oranında artar. Buna bağlı olarak venöz damarlar belirginleşir; karın bölgesinde, memelerde ve ayak bileklerinde şişmeler fark edebilirsiniz. Gebelik sırasında alınan kilo kişiden kişiye hatta aynı kişide gebelikten gebeliğe fark eder. Gebelik boyunca normal bir gebe ortalama 10-12 kg alır. Kilo alımı yaş, bebek sayısı ve vücut kitle indeksine (BMI) bağlıdır.

On Birinci Hafta

Bu haftadan itibaren embriyo, fetüs adını alır. Bebeğinizin gelişimindeki en kritik dönem tamamlanmıştır. Bebeğin başı vücudunun yarısı kadardır. Gözün iris tabakası, parmaklarda tırnaklar oluşmaya başlar. Kulaklar anatomik yerindedir ve dışarıdan gelen sesleri algılamaya başlar. Bebeğiniz yaklaşık 7 gr’dır. Bu haftadan sonra mide ve idrar torbası siyah yuvarlak şeklinde gözlenir. Bebeğiniz ile rahim arasında kan dolaşımı ve plesantal fonksiyonlar başlamıştır.

Rahminiz iri bir portakal büyüklüğündedir. Bulantılarınız giderek azalacaktır.
Bu haftadan sonra prenatal testler yapılabilir. Bu testlerden ilki bebeğin ense kalınlığının da ölçüldüğü ikili tarama testidir. Fetal ense kalınlığı, CRL (bebeğin boyu – baş ve popo mesafesi) ile uyumlu olarak artar.

On İkinci Hafta

Bu dönemde fetüsün bütün organlarının oluşumu tamamlanmıştır. Bebeğiniz yaklaşık olarak 14 gram kadardır. Organlar doğuma kadar büyümeye ve gelişmeye devam edecektir. Bebeğinizin beyni doğum anındaki büyüklükte olmayabilir fakat aynı beyin dokularına sahiptir. El ve ayak parmakları birbirinden ayrılmış, saç ve tırnaklar büyümeye başlamıştır. Bebeğin cinsiyeti ultrasonda görülebilir ama yine de kesin sonuç vermeyebilir. Böbrekler idrar üretmeye başladığı için amniotik sıvı miktarı da artar. Bağırsakların düz kas tabakası kasılıp gevşemeye başlar; böylece bağırsak, içindeki gıdaları sindirebilir. Bu haftada plasenta hormon üretmeye başlar.

Orta kulak gelişimi tamamlandığı için bebeğiniz dışarıdan gelen sesleri duymaya başlar. Bebeğiniz ile sesli iletişim kurmanız onu rahatlatacaktır.

Gebelik hormonları artık en üst seviyeye ulaşmıştır. Bu haftada erken gebelik belirtileri olan yorgunluk, halsizlik ve uyku halinin kaybolması beklenir. Eğer bu şikayetleriniz hâlâ devam ediyorsa troid yetmezliği ya da kansızlık gibi problemler araştırılmalıdır.

On Üçüncü Hafta

Bebeğinizin ses telleri oluşur. Başın iki yanındaki gözler birbirine daha çok yakınlaşmıştır, yüzü artık şekillenmeye başlar. Yeterince yakından bakma şansımız olursa bebeğinizin cinsel organlarını fark edebiliriz. Bağırsaklar göbek kordonundan gövde içerisine ilerlemeye devam eder. Karaciğer safra, pankreas da insülin üretmeye başlamıştır. Çocukluk dönemine ait yirmi dişin hepsi oluşmuştur ve diş eti içerisinde beklemektedir. Bu haftanın sonunda bebeğinizin kilosu yaklaşık olarak 25 gr’dır.

Bu haftadan sonra gebeliğe bağlı olarak vücudunuzun sıvı tutması ve kan hacminizin artmış olması nedeniyle baş ağrıları ve baş dönmeleri yaşayabilirsiniz. Kısa süre içinde bu şikayetleriniz gerileyecektir.

Artık gebelik egzersizlerine başlamanın vakti geldi. Haftada en az 3 gün, 45 dakikalık tempolu yürüyüşler yapmalısınız. Yürüme hızınızı kademeli olarak arttırmalısınız. Zaman zaman hız değişiklikleri yapabilir; ağrı, kramp gibi durumlarda dinlenebilirsiniz. Yürüyüşlerinizde sıkılmamak için farklı yürüyüş parkurları seçebilirsiniz. Müzik dinlemek de motivasyonunuzu arttırmanıza yardımcı olur.
Hamile yogası ya da hamile pilatesi programlarına katılabilirsiniz. Vücut iç ısısını yükselttiğiniz performans sporları haricinde tüm sporları yapabilirsiniz. Aktif bir spor dalı ile ilgileniyorsanız kısıtlamalar hakkında bizlere danışabilirsiniz.

On Dördüncü Hafta

Bebeğinizin boyu yaklaşık 90 – 100 mm olmuştur. Bu haftaya kadar başı öne eğik pozisyonda olan bebeğiniz, boyun kas gücünün artması ile artık başını dik tutabilmektedir. Bu dönemde göz kapakları birbirinden henüz ayrılmamış olsa da gözlerini hareket ettirebilir. Elleriyle bir şeyleri yakalayabilir. Amnion sıvı içerisinde rahatlıkla ilerleyebilen bebeğinizin tüm besin ihtiyacı plasentadan sağlamaktadır.

 

Bu haftada hormonların etkisiyle cildinizde değişikler gözlenir. Karın bölgenizin ortasından başlayıp pubik kemiğe kadar uzanan koyu bir hat oluşur. (Buna linea alba adı verilir.) Meme başının çevresindeki koyu renkli bölgenin rengi daha da koyulaşır ve alanı büyür. Göğsünüzde damarların daha belirgin hale geldiği gözlenir. Rahminiz greyfurt büyüklüğüne ulaşmıştır.

Gebelik hormonlarının azalmasıyla gebelik şikâyetleri de azalır. Gebeliğin ilk üç ayında bağırsaklar daha yavaş çalıştığından kabızlık gelişebilir. İlerleyen zamanlarda büyüyen rahim bağırsaklara baskı yapar ve bu da kabızlık sorununun devam etmesine neden olur. Kendini tipik olarak el, ayak parmaklarında ve bileklerde şişme ile gösteren “vücutta su tutması” bir başka sıkıntılı gebelik bulgusudur. Bunlar endişelenmeye gerek olmayan normal bulgulardır.

On Beşinci Hafta

Bu dönemde bebeğiniz yaklaşık olarak 60 – 80 gramdır. Kemikleri gün geçtikçe güçlenir, sertleşir, daha dayanaklı bir hal alır. Cildi ise çok ince ve şeffaftır; cilt altındaki damarlar görülebilir. Bebeğinizin vücudunu kaplayan Lanugo adı verilen ince tüycükler gebeliğin 26. haftasına kadar büyümeye devam eder. Kafasında saçlar çıkmaya başlar.

Rahim, kalça seviyenizin üzerinde, göbeğin birkaç santimetre altında elle hissedilir. Gebelikte bebeğinize daha fazla oksijen gitmesini sağlamak için kalbinizin pompaladığı kan miktarı artmıştır. Artık sizi sıkmayan, kan dolaşımını engellemeyen giysiler tercih etmelisiniz. Giysilerinizin bol, pamuklu ve doğal boyalı olmasına dikkat ediniz. Uygun şartlarda boyanmayan giysilerdeki boya ürünlerinin doğum sonrasında bebeğinizin alerjen bünyeli olmasında etkili olduğundan şüphelenilmektedir.

Vücudunuzun hormonal dengenize alışması ve bilinçaltınızdaki “bebeğime bir şey olacak” korkusunun azalması ile cinsel istek artışı ortaya çıkabilir. Sağlıklı ilerleyen gebelikte cinsel hayatın kısıtlanmasının hiçbir bilimsel kökeni bulunmamaktadır. Eğer düşük riskiniz, vajinal kanamanız yoksa cinsel hayatınızı özgürce ve güvenle yaşayabilirsiniz.

On Altıncı Hafta

Bu dönemde bebeğinizin bacakları kollarından daha uzundur. Bulunduğu ortam geniş ve rahat olduğu için kol ve bacaklarını sık sık hareket ettirir. El ve ayak tırnakları büyümektedir. Bazı bebeklerin tırnakları, doğduğunda kesilmesini gerektirecek kadar uzayabilir. Yaklaşık 16 cm boyunda ve 85 – 110 gr ağırlığında olan bebeğiniz her 40-45 dakikada bir idrarını yapar. Bu haftadan itibaren cinsiyeti ultrasonografik olarak net gözlenir.

Bu haftadan sonra mide ve yutak borunuzda yanma şikayeti olabilir. Bu durum gebelik reflüsü olarak adlandırılır. Gebelik reflüsünün arkasında, büyüyen bebeğiniz nedeniyle karın içi basıncınızın artması ve gebelik hormonlarının artışı yer almaktadır. Gebelik sonrası bu şikayetler genellikle ortadan kalkmaktadır. Reflüyle başa çıkmak için sabah ve öğlen öğünlerini zengin, akşam öğünlerini ise daha hafif yemelisiniz. Yatmadan iki saat önce yemeyi kesmelisiniz. Yemeklerinizi yavaş yemek ve öğün aralarında su içmek sizi rahatlatabilir. Akşam yemeklerinden sonra, yarım saat yürüyüş sonrasında ılık bir duş alıp uyumak sizi rahatlatacaktır. Turşu, portakal, greyfurt suları, limonata, domates suyu genelde reflü şikayetlerinizi artırır.

Hormonlara bağlı başka bir değişiklik de karaciğerinizde meydana gelir. Karaciğerinizde oluşan bu metabolik değişiklik sonucu cilt renginiz koyulaşır. Bu açıdan özellikle yaz aylarında güneşten korunmanız çok önemlidir. Yüksek koruma faktörlü kremler ve şapka kullanmalı, yüzünüzün güneş ışınlarıyla direkt temasından kaçınmalısınız.

On Altıncı Hafta

Bu haftada bebeğiniz yaklaşık 130 – 170 gr. arasındadır. Bu dönemde bebek ve plasenta eşit ölçülerdedir. Bebeğin cilt altında yağ oluşumu başlar. Gebeliğin sonunda bu yağ dokusu bebeğin total vücut ağırlığının %2-6’sını oluşturur. Bu yağ dokusu bebek doğduğunda vücut ısısının belirli bir düzeyde tutulmasına yardımcı olur. Bebeğiniz duyduğu seslere irkilme tarzında tepki verebilir. Emme ve yutma refleksleri mevcuttur. Ultrasonografik olarak kalbin dört odacığının geliştiği net olarak gözlenir. Bebeğin yaşamsal organları görevlerini sürdürmektedir.

Bu haftadan itibaren bebeğinizin kemikleri geliştiği için hareketlerini hissetmeye başlarsınız. İlk gebeliklerde ve kilolu anne adaylarında bu hareketlerin hissedilmesi 22. haftaya kadar uzayabilir. Rahim, göbeğinizin yaklaşık 2-3 cm altındadır. Kan volümünün artmasına bağlı olarak vücut salgılarınız da artar; daha fazla terleyebilirsiniz, burnunuzda ödem oluşabilir, vajinal akıntıda artış gözleyebilirsiniz.

Bu haftadan itibaren akıntınızın miktarında artış beklemekteyiz. Normalde olması gereken; beyaz, saydam renkte, kokusuz, gün içerisinde size bir iki çamaşır değiştirtecek miktarda, çamaşırınıza geçtiğinde sarımsı renk alan akıntıdır. Bunların dışında enfeksiyon ile seyreden akıntılar olabilir. Bu akıntılar zaman zaman erken doğumu ve su kesesinin erken açılmasını tetiklemektedir. Akıntınızdaki değişikliklerde bize bilgi vermelisiniz.

On Yedinci Hafta

Bu haftada bebeğiniz yaklaşık 130 – 170 gr. arasındadır. Bu dönemde bebek ve plasenta eşit ölçülerdedir. Bebeğin cilt altında yağ oluşumu başlar. Gebeliğin sonunda bu yağ dokusu bebeğin total vücut ağırlığının %2-6’sını oluşturur. Bu yağ dokusu bebek doğduğunda vücut ısısının belirli bir düzeyde tutulmasına yardımcı olur. Bebeğiniz duyduğu seslere irkilme tarzında tepki verebilir. Emme ve yutma refleksleri mevcuttur. Ultrasonografik olarak kalbin dört odacığının geliştiği net olarak gözlenir. Bebeğin yaşamsal organları görevlerini sürdürmektedir.

Bu haftadan itibaren bebeğinizin kemikleri geliştiği için hareketlerini hissetmeye başlarsınız. İlk gebeliklerde ve kilolu anne adaylarında bu hareketlerin hissedilmesi 22. haftaya kadar uzayabilir. Rahim, göbeğinizin yaklaşık 2-3 cm altındadır. Kan volümünün artmasına bağlı olarak vücut salgılarınız da artar; daha fazla terleyebilirsiniz, burnunuzda ödem oluşabilir, vajinal akıntıda artış gözleyebilirsiniz.

Bu haftadan itibaren akıntınızın miktarında artış beklemekteyiz. Normalde olması gereken; beyaz, saydam renkte, kokusuz, gün içerisinde size bir iki çamaşır değiştirtecek miktarda, çamaşırınıza geçtiğinde sarımsı renk alan akıntıdır. Bunların dışında enfeksiyon ile seyreden akıntılar olabilir. Bu akıntılar zaman zaman erken doğumu ve su kesesinin erken açılmasını tetiklemektedir. Akıntınızdaki değişikliklerde bize bilgi vermelisiniz.

On Sekizinci Hafta

Bebeğinizin yüzü giderek şekil almaktadır. Boyu 20,5-23 cm civarında, kilosu ise 180-210 gr arasındadır. Gebeliğinizin ilk haftalarında başın yanlarında yer alan gözler ve kulaklar bu hafta itibarıyla gerçek yerlerini almış ve bebeğiniz doğumdaki yüz şekline kavuşmuştur. Kemikleri sertleşmiş, el ve ayak parmaklarındaki eklemler ve hayat boyu bebeğiniz için karakteristik olacak parmak izi oluşmaya başlamıştır. Mekonyum adı verilen ilk dışkısı bağırsaklar içinde birikmeye başlar. Bebeğiniz erkek ise prostat bezi oluşmaya başlamıştır. Kızlarda ise rahmin tamamı oluşmuştur.

Rahim, göbek deliğinizden yaklaşık iki parmak aşağıdadır. Vücudunuzda ısı artışı olabilir. Bu durum gebelik esnasında yükselen hormonlarınızın ısı merkezini etkilemesi ile olur. Gebeliğiniz boyunca vücut ısınız 37,5 veya üzerine çıkarsa bu durumu bizlerle paylaşmalısınız.

On Dokuzuncu Hafta

Bebeğiniz yaklaşık 200-240 gram arasındadır. Duyma, görme, dokunma, tat ve koku alma gibi duyuları beyinde gelişmiştir. Kalıcı dişlerin ilk tomurcukları oluşmaya başlamıştır. Doğuma kadar kalacak olan Lanugo adı verilen ince tüyler bebeğinizin tüm vücudunu kaplar. Bebek doğduğunda bazen bu tüycükleri yüzünde ve kulaklarında görebilirsiniz.

Gebelik maskesi denilen alın, burun, yanak ve çene lekeleriniz belirginleşir. Deride kaşıntı, gebelikte sık görülen bir cilt problemidir. Derinin belirli bölgelerde kuruması ve incelmesine bağlı gözlenebilir. Gebeliğe bağlı çatlakların engellenmesi bu haftadan itibaren planlanmalıdır. Deri altındaki dokuda meydana gelen yapısal değişiklikler sonucu oluşan bu çatlaklar; pembe, mor renkli ve hafif çökük iken, doğum sonrası soluk renkli bir hal alır. Genellikle hafif kaşıntılarla başlar. Sıklıkla karın bölgesinde görülmekle birlikte meme, bacakların iç yüzleri ve kalçalarda da gözlenir. Ailesel yatkınlık ön plandadır. Nemlendirici kremler ile bu çatlakları engellemek mümkün değildir. Biz size bu konuda çeşitli uygulamaları tavsiye edeceğiz.

Yirminci Hafta

Bebeğinizin ağırlığı yaklaşık 240-290 gr ve boyu 25 cm civarındadır. Bu dönemde bebeğinizin ayrıntılı ultrasonografi değerlendirmesi yapılır, iskelet sistemi ve iç organlar gözlenir. Bu değerlendirmenin sonucunda bebeğinizle birlikte yaptığınız yolculuğunuz daha güvende devam edecektir. Lanugo üzerinde verniks casusa denilen beyaz, kremsi bir tabaka oluşur ve bu tabaka bebeğin cildini amnion sıvısının etkisinden korur.

Rahminiz göbek deliğine ulaştı. Bu haftadan itibaren bebeğinizin hareketlerini hissetmeniz beklenir. Başlangıçta sadece hafif dokunuşlar olarak başlar, giderek güçlenecektir. Özellikle karnınız tokken ve siz istirahatteyken bu hareketler artacaktır. Gebeliğinizin başlangıcından itibaren toplam 4-5 kilo almış olmanız gerekiyor.

Tetanos aşınızın zamanı! Bizimle iletişime geçmelisiniz.

Yirmi Birinci Hafta

Bu haftada bebeğin kilosu yaklaşık olarak 350 – 390 gram arasındadır. Göz kapakları ve kaşları tam olarak oluşmuştur.Bebeğinizin kalp kası güçlenir ve daha kuvvetli kan pompalamaya başlar. Amniotik sıvı içerisindeki hareketleri artış gösterir.

Bebeğiniz büyüdüğü için rahim, bacaklara giden kan damarlarının akışını yavaşlatacağından varisler oluşabilir. Gün içerisinde fazla ayakta kalmaya bağlı olarak gün sonunda ayak bilekleriniz şişebilir. Ayak bileklerinizde ve ayaklarınızda oluşan ödemden endişe duymamalısınız. Genellikle lenfatik drenajın bozulmasına bağlı olarak ortaya çıkar. Sabahları devam eden şişmeler oluyorsa ayaklarınıza elevasyon (ayakları kalp seviyesine yükseltme) uygulamalısınız. Buna rağmen devam ediyorsa bu bulguyu bizimle paylaşmalısınız. Önlem olarak sıvı alımına dikkat etmeli, ekstra tuz kullanmamalı ve istirahat esnasında bacaklarınızın altına destek koyarak bacaklarınızı yukarıda tutmalısınız.

Yirmi İkinci Hafta

Bebeğiniz artık sizi duyabilir ve seslere tepki verebilir. Ona hafif, güzel müzikler dinletebilirsiniz. Cildi kırışıktır. Dudakları daha belirgin hale gelir. Göz kapakları hâlâ kapalıdır; ancak gözleri oluşmuştur. Bu haftada erkek bebeklerin testisleri pelvisten(karnın alt bölümünden) aşağıya inmeye başlar.

Siz kilo almaya devam ederken bebeğiniz de büyür ve karın içerisinde daha çok yer kaplar. Bunların yanında bütün eklemlerinizde hafif gevşemeler başlar. Omurganız içe doğru hafifçe eğilir ve bütün bunlar sizde hareket esnasında denge problemleri yaratmaya başlar. Bu haftada çok sık oturmak ya da ayakta kalmaktan kaçınmamız gerekir. Her iki durumda da kanın geriye dönüşümü güçleşecek ve venöz damarlarda göllenmeler, dolayısıyla şişmeler başlayacaktır. Bu yüzden gebelerin oturarak uzun süreli yolculuk yapmalarını önermiyoruz. Otururken de dizleriniz kalçanızın bulunduğu seviyenin üzerinde olacak şekilde ayaklarınızın altına yükseltici bir basamak veya tabure koyabilirsiniz.

Bütün gebelere bel ve karın kaslarını güçlendiren gebelik egzersizleri yapmalarını öneririz.

Yirmi Üçüncü Hafta

Bebeğinizin cildi pembe ve kırışıktır. Ağırlığı yaklaşık 530-580 gr arasındadır. Yüksek sesleri duyabilmektedir. Orta kulaktaki minik kemikler sertleşmeye başlar. Bu dönemde doğan bebeklerin bir kısmı, çok iyi şartlarda yoğun bakımda yaşatılabilir.

Rahminizin mideye olan basısının artması ile mide içeriği yemek borusuna daha kolay kaçmaktadır. Mide içeriğinin ağza gelmesi(reflü) şikayetini özellikle yemek sonrası ve yatarken hissedebilirsiniz. Sık sık ve az az yeme alışkanlığı ile bu sorunu çözebilirsiniz.

İç organlarınız yukarı doğru akciğerleri sıkıştırdığından nefes alıp vermede nadir de olsa güçlük hissedebilirsiniz. Bu haftalarda akciğer kapasitesini arttırıcı egzersizler sizi rahatlatacaktır. Bu sıkıntılarınız bebek aşağıya doğru indikçe azalacaktır. Zaman zaman hava açlığı(derin nefesinizi tam alamamak) hissedebilirsiniz. Bu genellikle bebeğin pozisyonu ile ilgilidir. Bebeğinizin pozisyonu değiştikçe siz de rahatlayacaksınız.

Yirmi Dördüncü Hafta

Bu dönemde bebeğiniz 600 gr civarındadır. Ağzındaki tat alma tomurcukları gelişmiştir. Akciğer gelişimi başlamıştır. Bebeğiniz gelişimini artık tamamlamış sayılır. (Prematüre doğan bebeklerin karşılaştıkları en önemli problem akciğer gelişimidir. Erken doğma ihtimali olan bebekler için doğmadan önce anneye uygulanan tıbbi tedavilerle bebek akciğerleri geliştirilebilir.)

Doktorunuz bu dönemde ultrason ile serviksi(rahim boynunu) ölçebilir. Bu ölçüm en sağlıklı, trans vajinal yolla olur. Bunun sonucu 2,5 cm veya daha az ise o zaman erken doğumu önlemek için size yatak istirahati ve tıbbi tedavi önerilir. Bu haftada cildinizdeki kaşıntılar daha belirginleşir.

  1. ve 28. haftalar arasında doktorunuz sizden 75 gram glikoz tolerans testi isteyecektir. (Bu testin sonucunda gebelikte görülen şeker hastalığı (gestasyonel diabet) tanısı konur.) Bu test aç karna yapılmalıdır. 75 gram glikoz yüklemesi sonrası birinci saatteki kan şekeri değerinin normalde 170’in altında, ikinci saatte 140’ın altında olması gerekmektedir. Eğer bu değerlerin üzerindeyse endokrin uzmanı tarafından değerlendirilerek size gebelik haftanız ve kilonuza göre kalorisi hesaplanacak olan bir diyet verilecektir. Bunun sonunda kan şekeri değerlerinde düzelme görülmezse insülin iğneleri kullanılması gerekebilir.
Yirmi Beşinci Hafta

Bebeğiniz yaklaşık olarak 750 gram civarındadır ve kemikleri daha da güçlenmiştir. Omurganın 33 halka yapısı, 150 eklem ve 1000 ligament(bağ) oluşmaya başlamıştır. Akciğerlerin kan damarları oluşmaya ve burun delikleri açılmaya başlar. Ultrasonografik olarak saçların varlığı fark edilebilir. Yağ dokusu oluşmaya ve cildi daha düzleşmeye başlamıştır.

Büyümekte olan rahminiz futbol topu büyüklüğüne ulaşmıştır. Artık sizin yatış pozisyonunuz bebeğe giden kan miktarını etkilemektedir. Sırt üstü yattığınızda bebeğe giden kan miktarını azalttığınız gibi kendinizi de daha kötü hissedeceksiniz. Bunun için 25. gebelik haftasından sonra genellikle sol yana, zaman zaman da sağ yana yatmanız önerilir. Bu yatışları kolaylaştırmak için gebeler için özel üretilmiş yastıkları kullanabilirsiniz.

Yirmi Altıncı Hafta

Bu dönemde bebeğinizin ağırlığı yaklaşık olarak 750-800 gram civarındadır. Kulağa giden sinirler geliştiği için seslere daha belirgin tepkiler verebilir. Bu haftada bebeğinizin akciğerlerinde hava kesecikleri oluşmaya başlar. Akciğerler, minik hava keseciklerinin iç yüzeyini saran ve doğumdan sonra nefes alındığında akciğerlerin havayla dolup genişlemesini sağlayan sürfaktan salgılamaya devam eder. Görme fonksiyonunu sağlayan optik sinir bu haftada gelişimini tamamlar. Böylece görmesi daha belirginleşen bebeğiniz, anne karnına yönlendirilen yoğun ışığa doğru başını çevirmeye başlar. Erkek bebeklerin testisleri aşağıya inmeye devam etmektedir.

Anne adayı için gece krampları şikayeti söz konusu olabilir. Krampları önlemek için süt ve süt ürünlerinden günde 3-4 porsiyon tüketebilir, sıkı giysiler giymekten kaçınabilir, egzersizler yapabilirsiniz. Kramp olduğunda ayak parmaklarınızı, dizlerinizi kıvırmadan gergin bir şekilde baldırınıza doğru itin ve baldırınıza hafif masaj uygulayın. Kramp sonrası oluşan ağrı bazen ertesi gün yürümenize engel olabilir, bu durumda buz uygulaması ile ağrınızı hafifletebilirsiniz. Sık tekrarlanması durumunda bu durumu doktorunuzla paylaşmalısınız.

Yirmi Yedinci Hafta

Bebeğinizin ağırlığı 900 gr civarında, boyu ise 35-36 cm’dir. Beyin gelişimi tüm hızıyla süren bebeğiniz, bu haftadan itibaren göz kırpmaya ve anne karnında parmaklarını emmeye başlar. Bebeğin hıçkırığını karnınızda hissedebilirsiniz.

Bebeğinizin bu haftalardaki pozisyonu yaşam konforunuzu etkiler. Bebeğinizin ayakları, poposu idrar kesenizin üzerindeyse sık idrara çıkma ve idrar kaçırma gibi sorunlarla karşı karşıya gelebilirsiniz. Rahminizde ani kasılma ve gevşemeler olabilir. Ülkemizde gün ağrıları (yalancı doğum ağrıları anlamında) olarak adlandırılan bu kasılmalara“Braxton Hicks” kasılmaları denir. Ağrı, acı vermeyen ve düzensiz aralıklarla olan bu kasılmalar normaldir. Bunlar vücudu doğuma hazırlayan kasılmalardır.

Yirmi Sekizinci Hafta

Bebeğinizin ağırlığı 1 kg civarında ve boyu yaklaşık olarak 35 cm’dir. Kilosunun %2-3’nü vücut yağı oluşturmaktadır. Akciğerler artık yavaş yavaş nefes alıp verme özelliğini kazanmıştır. Kirpikleri ve cilt altı yağ dokusu oluşmaya başlamıştır. Bu haftadan sonra bebeğiniz doğarsa, bebek yoğun bakım ünitesinde yaşama şansının yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Bebeğinizle bol bol konuşun çünkü o sizin sesinizi ayırt edebiliyor.

Bu dönem bacaklarınızda kramplar, şişme, varisler, ağrılar; ciltte kaşıntı, kuruluk; yemek borusunda yanma; hazımsızlık ve hemoroid(basur) belirtileri ile karşılaşabilirsiniz. Çoğul gebeliklerde pelvik bölgede basınç hissi ve bel, sırt ağrıları daha fazladır. Bebeklerin rektum ve mesaneye oturduğu hissedilir; çünkü gerçekten oradalardır. Çoğul gebeler -eğer iş yerinde aşırı stresleri ve fiziksel güce dayalı bir işleri yoksa- gün içerisinde en az 6 saat istirahat etmeleri şartıyla hafif işlerde çalışabilirler.

Bu dönemde memelerde kolosturum adı verilen, besin değeri en fazla olan süt salgısı toplanmaya başlar. Bunun olmaması, bebeğinizi emziremeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Doğumdan sonra ilk bir haftada bile yeterli süt gelmeyebilir, merak etmeyin. Uykunuzu iyi aldığınız sürece ve yeterli sıvı içeren iyi bir beslenmeyle bol bol sütünüz olacaktır.

Eğer kan grubunuz Rh negatif ve baba da Rh pozitif ise kan uyuşmazlığı durumu söz konusudur. Bundan sonra doğacak bebeğin etkilenmesini önlemek için, bu gebeliğin 28. haftasında Rhogam denilen bir iğne yapılabilir. Eğer bu haftada yapıldıktan 12 hafta sonra doğum gerçekleşirse, doğumdan sonra 72 saat içerisinde bir doz daha tekrarlanması gerekmektedir. 12 haftadan önce doğum gerçekleşirse, bu enjeksiyonu tekrarlamaya gerek yoktur. Eğer anne ile baba aynı Rh faktörüne sahipse güvendesiniz demektir.

Yirmi Dokuzuncu Hafta

Bu dönemde bebeğinizin kilosu 1160 gr civarındadır ve çoğul gebeliklerdeki bebekler de tekiz bebeklerle aynıdır. Bebeğinizin başıyla vücudu arasındaki oran normale dönmüştür. Beyinde milyonlarca sinir hücresi(nöron) oluşmaya başlar. Beyin, ilkel nefes alma hareketlerini ve vücut ısısını ayarlama görevlerini kontrol edebilmektedir. Cilt altında yağ dokusu toplanmaya devam eder. Kemik iliği, kırmızı kan hücrelerini (alyuvarları) tamamıyla üretebilmektedir. Gözler yuvalarında hareket edebilmektedir. Bebeğinizin görme(ışığı fark edebilme), tat, koku duyuları gelişmiştir. Artık büyük vücut hareketlerinin yanında kol ve bacaklarıyla yaptığı hafif hareketleri de ayırt edebilirsiniz.

Bebeğinizin kemikleri bu dönemde sertleşmeye başladığı için günde 400-800 mg kadar kalsiyum tüketmeniz gerekmektedir. Yine bu haftada sırt üstü yattığınızda baş dönmesi hissi ortaya çıkabilir.

Bu haftada görülen; bacaklarda kramplar, şişme, varisler, ağrılar; ciltte kaşıntı, kuruluk; yemek borusunda yanma; hazımsızlık; hemoroid(basur); nefes alırken zorlanmalar gibi sıkıntılı bulguların geçici olduğunu unutmayın. Gebeliğin geç dönemindeki rahatsızlıklarla baş etmek için;

  • İyi bir postür edinmeli (otururken, yatarken ve yürürken sırtınızı dik tutup gerektiği zamanlarda destek kullanmak)
  • Düzenli beslenmeli
  • Egzersiz yapmalı ve
  • Fırsat buldukça dinlenmelisiniz.
Otuzuncu Hafta

Bebeğiniz bu dönemde 1360 gr ve 37cm civarında seyreder. Bebeğinizin erken lanugo tüyleri yavaş yavaş kaybolmakta, gözleri açılıp kapanmakta ve ayak tırnakları uzamaktadır. Rahmin içinin karanlık olduğunu düşünürüz ancak gerçekte orada da karanlık ve aydınlık zamanlar olmaktadır.

Size tavsiyemiz, bu haftadan sonra uygun pozisyon olan sol yanınıza yatmanızdır. Büyük atardamar (aorta) ve toplardamar (vena cava) sırtınıza yakın ve sağ tarafta yer alır. Sola yattığınızda bu damarların tıkanmasını önlemiş olursunuz. Böylece bütün organlarınızda, kol ve bacaklarınızda kan dolaşımı rahat olur. Uyurken bu pozisyonu oluşturmak için, gebelik için özel üretilmiş yastıklar veya kendinizin de ayarlayabileceğiniz yastıklarla vücudunuzu destekleyebilirsiniz.

Gebeliğinizin ilerlemesi ile memeleriniz de iyice büyümektedir. Asla dar sütyen kullanmayız. Bazen memeden süt gelmesi nedeni ile iç çamaşırlarınızda ıslaklık hissedebilirsiniz. Bu durum gebelikte yaşanabilecek normal bir durumdur. Bu haftalarda meme başlarınızı sıkmayınız, ovalamayınız.

Çoğul gebeliği olanlar bu haftadan itibaren çalışmayı bırakabilirler.

Otuz Birinci Hafta

Bu haftada bebeğiniz 1500 gram civarındadır. Bebeğinizin büyüme hızı bir miktar yavaşlar, beyin gelişimi ise hızla sürmektedir. Gözündeki iris tabakası ışığa yanıt olarak büyüyüp küçülebilir. Eğer bebeğiniz erkekse testisler skrotuma doğru yol almıştır.

Bu dönemde bebeğiniz büyüdükçe karnınız büyür ve pelvis kemiklerinde hassasiyet ve ağrılar hissedebilirsiniz. Bazı anne adaylarının, büyüyen rahmin iç organlara yaptığı bası sonucu mide yanmaları artacaktır. Özellikle yemeklerden sonra bu şikayetinizin fazlalaştığını gözlemleyebilirsiniz. Yürürken ve hatta bazen otururken nefessiz kaldığınızı hissedebilirsiniz. Bütün bu rahatsızlıklarınızın sebebi bebeğinizin büyümesi ve güçlenmesidir.

Gebelikte relaxin adı verilen bir hormon salınır ve rahat bir doğum yapabilmeniz için pelvis eklemlerinizi gevşetir, eklemleriniz daha oynak bir hal alır. Bu da sizin yürüme şeklinizi değiştirir. Doğumdan sonra her şey normale dönecektir.

Bebeğinizin kemikleri büyüdükçe ve güçlendikçe kalsiyum ihtiyacınız artar. Diyetinizde süt ve süt ürünlerine yeterince yer veremiyorsanız doktorunuza bu konuyu iletin.

Braxton Hicks kasılmalarınızın sayısı artacaktır.

Otuz İkinci Hafta

Bu haftada bebeğiniz 1700 gr ve 40 cm civarındadır. Bebeğinizin gün içerisindeki hareketlerini saymaya çalışın. Bu haftadan sonra hareketlerin kuvveti ve sayısı değişecektir. Bebeğinizin yüzündeki kırışıklıklar giderek azalmaya başlar ve başındaki saçlar çoğalır. Erken gebelik döneminde doğan bebeklerde karşılaşılan en büyük sıkıntı meme emmesinde ve beslenmesinde yaşanır. Bebeğinizin şu an beş duyusu da tam anlamıyla gelişmiştir.

Mide yanması, nefes almakta zorluk, hazımsızlık, kabızlık şikâyetleriniz artmış olabilir. Bol miktarda su içmeye özen gösterin, sık sık ve az miktarda beslenerek kabızlık sorunu için bol lifli gıdalar tüketin. 32. haftadan itibaren yasal olarak doğum iznine ayrılabilirsiniz. Bu haftadan itibaren ziyaretleriniz iki haftada bir olacaktır. Ultrason değerlendirmesine ek olarak NST uygulaması da yapılır.

Nst Uygulaması

Bu uygulamayla elektronik fetal monitör kullanılarak fetal kalp sesleri kaydedilir ve fetal hareketler ile kalp atımı arasındaki ilişki izlenir. NST genellikle gündüz saatlerinde yapılan bir işlemdir. Bunun dışında gebeliğin 30. haftası ve üzerindeki haftalarda fetal sağlığın değerlendirilmesi için tüm anormal durumlarda yapılabilir. Fetal durumun değerlendirilmesinde en çok kullanılan testlerden biri nonstress testtir.

İşlem öncesi anneye testten 2 saat önce yemek yemesi önerilir. Fetal kalp hızının kaydı en az 20, en çok 40 dk içinde yapılmalıdır. Anne her fetal hareketi hissettiğinde düğmeye basarak fetal hareketin izlem kağıdına kaydedilmesini sağlar. Eğer 30 dk içinde hiçbir fetal hareket gözlenmezse anneye bir meyve suyu veya hafif bir öğün verilir. Kan glukoz düzeyinin artışı fetüsü hareketlendirir. NST tekrarlanır.

Otuz Üçüncü Hafta

Bebeğinizin kafatası halen yumuşaktır ve tam olarak birleşmemiştir. Cildindeki kırışıklıklar ve kırmızılıklar azalmıştır. Akciğerlerindeki minik hava keseciklerini kaplayan ve doğum sonrası bebek nefes aldığında bu keseciklerin havayla dolmasına yardımcı “sürfaktan”ı vardır. Bu haftadan sonra doğduğunda solunum sıkıntısı daha az olacaktır. Bu dönemde ağırlığı 1800 gr civarında olan bebeğiniz, yaklaşık 1 litre amnion sıvı içerisindedir. Gebelik süresince amnion sıvısının en fazla olduğu dönem bu dönemdir. Temel kaynağı bebeğinizin akciğerleri ve böbrekleri olan bu sıvı, bebeği doğuma kadar dış etkenlerden koruyacaktır.

Bu haftadan itibaren haftada yaklaşık 450 gram alırsınız. Hafif ödem(şişlik) olması son derece normaldir. Doğum yaklaştıkça hormonlarınız eklemleri ve yumuşak dokuları gevşeterek vücudunuzun doğuma hazırlanmasını sağlar. Omurilikten çıkan sinirler, bu gevşeme ve vücuttaki yaygın ödeme bağlı olarak basıya uğrar. Sinir basıları nedeniyle bazı kaslarda güçsüzlük; bazı bölgelerde(özellikle ellerde) uyuşma, keçelenme hissi, kuvvet kaybı, uyuşma hissedebilirsiniz. Bu durum doğum sonrasında kaybolacaktır.

Otuz Dördüncü Hafta

Bebeğiniz büyümeye devam ediyor. Bu haftada ağırlığı 2000 gr olan bebeğinizin boyu 42,5 cm civarındadır. Akciğerleri tam olarak gelişmiş ve dışarıda yaşayabilecek duruma gelmiştir. Yağ dokusu halen gelişmeye devam etmektedir. Bebeğiniz karnınızda uyanınca gözlerini açar ve uyuduğunda da kapatır. Minik, keskin tırnakları parmak uçlarına kadar uzamıştır. Doğumdan sonra ilk birkaç günde bunları kesmeniz gerekebilir.

Vücudunuz doğuma her geçen gün daha fazla hazırlanmaktadır ve braxton hicks kasılmaları giderek artar. Plasentadan salınan hormonlar memelerinizde süt salgısını aktive etmeye başlamıştır.

Anne adayları için uyku kalitesinin azalması da bu haftalarda yoğunlaşabilir. Gece uykularından çok sık uyanırsınız. Bazen bebek hareketlerinin yoğunluğu, bazen gece krampları, bazen uyumanıza bağlı olarak uyanabilirsiniz. Akşamları kısa süreli tempolu yürüyüş ve ılık bir duş sizi rahatlatacaktır.

Otuz Beşinci Hafta

Bebeğiniz bu dönemde 2.3 kg civarındadır. Vücudundaki cilt altı yağ depolanması kol ve bacaklarında da olmaya başlamıştır. Bütün organları gelişimini hemen hemen tamamlamıştır.

Bu haftadan sonra artık erken doğum sancılarınız başlasa bile doktorunuz durdurmaya çalışmayacaktır. Amnion sıvısı en üst seviyededir ve giderek azalacaktır. Bu haftadan sonra özel durumlarda doktorunuz rahim ağzı açıklığı(dilatasyon) ve yumuşamasını(efasman) değerlendirmek için ve bebeğin gelen kısmının hangi seviyede olduğunu tespit etmek için vajinal muayene yapabilir.

Doğum yaklaştıkça hem bebek büyüdüğü için rahatsızlıklara bağlı hem de doğum heyecanı ve endişesi ile gece uykuya dalmakta güçlük çekebilirsiniz. Sık sık tuvalete gitmekten ve yattığınızda bel ağrısından dolayı bir türlü uyuyamayabilirsiniz. Gece yatmadan önce belinizi rahatlatmak için, gebeler için hazırlanmış özel bel egzersizlerini yapmaya ve yan yatmaya çalışın. Karnınızı bir gebelik yastığı ile destekleyin.

Otuz Altıncı Hafta

Bebeğiniz 2500 – 2700 gr arasındadır. Ultrasonda bebeğin solunum hareketleri rahatlıkla gözlenebilir.

Bu haftadan itibaren doktorunuzu artık haftalık görmeye başlayacaksınız. Bebeklerin çoğu baş aşağı pozisyondadır, %4-8’i ise makat pozisyondadır. Makat olan bebekler, çok az ihtimalle de olsa, doğuma kadar baş aşağı pozisyona dönebilir. Dönmediği takdirde ilk gebeliklerde sezaryen ile doğum yapmanız gerekebilir.

Şu ana kadar yaklaşık 11-14 kg almışsınızdır. Bu haftanın sonunda bebeğinizin başı doğum kanalına doğru yavaş yavaş indiği için(angajman) karnınızın üst kısmında rahatlama hissedebilirsiniz. Mide şikâyetleriniz bir miktar azalır, midenizdeki bası ortadan kalkabilir. Aynı şekilde akciğerlerinizdeki baskı da ortadan kalkacağı için nefes alıp vermeniz kolaylaşabilir. Bütün bunların yanında gebeliğin ilk zamanlarında olduğu gibi bebeğiniz tekrar idrar torbasına baskı yapacağı için idrar şikayetlerinizde artma olabilir.

Otuz Yedinci Hafta

Bebeğinizin kilosu 2.7 kilogram ve boyu 45 cm civarındadır. Cilt altı yağ dokusu diz, dirsek, el bileğinde toplanıp gamze ve pililer oluşturur. Diş etleri sertleşmeye başlamış, saçları 1,5-2 cm’ye ulaşmıştır. Yakalama refleksi çok iyi gelişmiştir; hatta bazen anne karnında göbek kordonunu yakalayıp sıkıca tutabilir. Herhangi bir taraftan ışık geldiğinde o yöne doğru döner.

Sizin vajinal akıntı miktarınız ve yalancı kasılmalarınızın sıklığı artar. Bu haftadan sonra olan doğumlarda erken doğum riskiniz ortadan kalkmıştır. Bebeğiniz artık her an gelebilir. Hastane çantanızı hazırladınız mı?

Bu haftayı tamamladığınızda artık bebeğiniz miad yani gelişimini tamamlamış olarak değerlendirilir ve doğum başladığında doğumu durduracak herhangi bir şey yapılmaz. Bebeğin hacmi amnion sıvısına göre fazla olduğu için hareketleri artık çok rahat değildir. Son haftalarda amnion zarı her an açılabilir ve suyunuz gelebilir. Bazen bacaklarınızdan aşağı fazla miktarda hızla süzülür, bazen de çok yavaş olabilir. Hatta kendinizi idrar kaçırırmış gibi hissedebilirsiniz. Miktarı ne olursa olsun suyunuzun geldiğini düşünüyorsanız zaman kaybetmeden doktorunuza bilgi vermelisiniz.

Otuz Sekizinci Hafta

Bu haftada bebeğinizin baş çevresi ile karın çevresi ölçümleri birbirine yaklaşmıştır. İçinde bulunduğu amnion sıvısını ve bu sıvının içindeki tüy ve deri artıklarını yutar. Bebeğin bağırsaklarında mekonyum adı verilen ilk dışkı birikmeye devam eder. Bu, ilk bağırsak hareketidir ve bebek sıkıntıya girdiğinde ilk olarak kakasını yapar.

Bebeğinizin ve sizin kilo alım hızınız yavaşlamıştır. Bu haftada doktorunuz rahim ağzı açıklığı(dilatasyon) ve yumuşamasını(efasman) değerlendirmek ve bebeğin gelen kısmının hangi seviyede olduğunu tespit etmek için vajinal muayene yapacaktır.

Zaman zaman bacaklarınızda vajene doğru hafif elektrik çarpmasına benzer hisler olabilir. Bunun nedeni, bebeğinizin hareket ederken rahminizin çevresindeki sinirlere dokunmasıdır. Bu dönemde belinize ve kasık bölgenize vuran yalancı doğum ağrıları düzensizdir. Gerçek doğum ağrıları rahmin tepesinden başlar ve tüm rahme yayılır. Çok daha güçlüdür, düzenli ve ritmiktir.

Otuz Dokuzuncu Hafta

Son haftaya girildiğinde bebeğinizin cildini kaplayan, verniks adı verilen kremsi madde ve lanugo adı verilen tüyler de büyük ölçüde yok olmuştur. Akciğerler gelişmiştir ve sürfaktan üretimi giderek artmaktadır. Amniotik sıvı yapımı doğuma kadar devam eder ve her üç saatte bir yenilenir. Bağırsaklarda biriken mekonyum, siyah katran gibidir. Bebekle aranızdaki oksijen ve besin maddelerini taşıyan göbek kordonunun boyu bu dönemde yaklaşık 50 cm kadardır.

Bebeğinizin ağırlığı 3000 gramın üzerindedir ve artık rahim içerisinde hareket edecek pek fazla yeri yoktur. Bebeğiniz pelvise iyice yerleştiği ve irileştiği için dengenizi sağlamakta güçlük çekebilirsiniz.

Bu günlerde doğum her an başlayabilir. Doğumun başladığını gösteren belirtiler vardır. Hafif kanlı, mukuslu bir akıntı doğumun ilk belirtilerinden biridir. Halk arasında nişan adı verilen bu servikal mukus tıkacı, gebelik boyunca rahim ağzını tıkayarak bebeği dış etkenlerden, enfeksiyondan korur. Rahim kasılmaları ile beraber bu tıkaç atılır ve rahim ağzının bir miktar yumuşaması ve genişlemesi sonucu kanlı, sümüksü bir akıntı şeklinde hissedilir. Su kesesinin açılmasına bağlı olarak çamaşırınızda hafif ıslanma veya bacaklarınızdan aşağı aniden sıvı boşalması olabilir.

Kırkıncı Hafta

Bebeğinizin başı pelvise oturmuş durumdadır. Bebeğiniz muhtemelen 3 kilonun üzerinde doğacaktır. Plasentanın ağırlığı bebeğin ağırlığının sekizde biri, göbek kordonunun boyu ise bebeğinizle aynı uzunluktadır. Bebeğinizin vücudundaki lanugo kılları tamamen kaybolmamıştır. Vücudunun katlantı yerlerinde, omuzlarında ve kulaklarında bu tüycükleri kısmen görebilirsiniz, bunlar daha sonra kaybolurlar.

Bebeğinizin gün içerisindeki hareketlerini sayabilirsiniz. Bebeğiniz ilk 12 saatte 10 kez, takip eden 12 saatte 10 kez hareket etmelidir.

Bağışıklık sistemi henüz oluşmamıştır; plasentadan geçen antikorlar onu mikroplara karşı korumaktadır. Doğduktan sonra da anne sütünden geçen antikorlar onu dış etkenlerden koruyacaktır.

Kırk Birinci Hafta

Eğer doğumunuz gerçekleşmedi ise kontrolleriniz 3 gün aralıklarla yapılacaktır. Bu kontroller esnasında -NST, biyofizik profil, ultrasonogrofik olarak- bebeğin iyilik hali değerlendirilecektir.